Bundan bir ay öncesine kadar bile Epitonic'e her girişimde karşımda Tv on the Radio'nun 2004 çıkışlı Desperate Youth, Blood Thirsty Babes albümü duruyordu. Ama yine de henüz Last.fm çıkmamışken radyosu en güzel ve grup tanıtımları en doyurucu siteydi benim için. Epitonic.com'da o zamanlar dinleyip Soulseek'ten bulamadığım albümleri gördükçe çıldırırdım. Ve şimdi yeni arayüzü ile karşımda...
Ancak bir takım değişiklikler olmuş, öncelikle artık ücretsiz bir üyelik gerektiriyor. Yeni tasarımla eski kullanım biraz değişmiş ama alışılınca kolay geliyor yine. Az reklam alması çok hoş. Her grubun ilişkili olduğu gruplar her zaman ki gibi detayıyla açıklanmış.
Ve diyorum ki; özellikle bağımsız şirketlerin takipçilerini, yeterince doyuracaktır.
Cuma, Haziran 23, 2006
Ortamda bardak kırıldığında gerginlik azalır.
Storm&Stress - Don Caballero'nun üçte ikisi, tamamlayıcısı ve şeytan ikizi--tam bir rahatlık içinde çiseleyen gitar, sağanak atan davul, kırılgan bas ve mırıldayan/geveleyen vokallerin serbest salınımı.
Don Caballero'nun parçaları ne kadar sıkı örülmüşse Storm&Stress de o kadar gevşek, çözülmüş bir çözelti--gene de her an çıldırıyorlar, ve gereğinden fazla karışık olmayan ritmlerden başkısını asla kullanmıyorlar hatta yaptıkları müzik tamamen aritmik. Arkada fonda devam eden, tekrarlı bir ritm yok; davul veya bas parçanın altyapısını oluşturmakla meşgul değil; altyapı olsa bile gitar veya vokal(veya keman) altyapıya uyacak türden değil. "Serpişen bir müzik", evet-evet. Sürekli kendi kendine söylenen gitar dışında tüm enstürmanlar ve vokaller istedikleri zaman parçalara dahil oluyorlar ve her parçanın gidişatı defalarca değişiyor--Tam olarak tanımlanmayan hatlar içinde sürekli akan Storm&Stress VURGUSUZ! VURGUSUZ! VURGUSUZ!, alabildiğine özgür ve şaşırtıcı bir şekilde rahatlatıcı.
1997'de Steve Albini prodüktörlüğünde çıkan, grupla aynı adı taşıyan albümleri kesinlikle evcilleştirilmemiş. Yoğun ve talepkar bir dinleme tecrübesi sunuyor.
1999'da Jim O'Rourke prodüktörlüğünde çıkan Under Thunder & Fluorescent Lights albümleri ise sadece yüzde iki aromalı-çok seyreltik aynı zamanda çok karmaşık fakat cidden tatlı. Çok hafiften ve derinden tebessüm ediyor; dinleyiciye de aynısı yaptırmaya çalışıyor.
Müzikte ritm ve uyumu sadece iki albüm için bile olsa yeniden kurgulayan Storm&Stress biricik.
Cumartesi, Haziran 17, 2006
Cuma, Mayıs 26, 2006
Boris - Pink (2006)

Pembe Metal
Adını grunge'ın babalarından, The Melvins'in Bullhead albümündeki bir şarkıdan alan, 90'lı yılların başında kurulmuş bir sludge/doom/stoner grubu Boris. Tokyo Japonya çıkışlı Boris gitarda Wata, basta Takeshi ve davul-vokalde Atsuo'dan oluşmakta. Japonya'da bir toplama albümde hayat bulan grubun Amerika'ya gelmesi ise Los Angeleslı Southern Lord sayesinde oluyor.
Bu yazıya konu olan albüm ise 2006 yılında yayınlanmış Boris'in son albümü Pink. Bazılarına göre -Boris'i önceden bilenler bu kategoriye girmekte- ilk dinleyişte Amerikanvari hissettiren Pink bunu çabuk aşıp "heavy" için yeni bir tanımlama getirebilecek seviyede olduğunu gösteriyor. Hiçbir zaman kritikleri tatmin edemeyen Boris bu albümde resmen hepsini kendinden geçiriyor. My Bloody Valentine, Sigur Ros, Isis, Sunn0))) tınıları Guitar Wolf'un garaj rock estetiği albümün eklektik tarafını kanıtlar nitelikte. Bu albümle 12 yıllık serüvenlerinde ulaştıkları en tepe noktada bulunan Boris kimilerince 21. yüzyılın metal kralları ilan edildiler bile. Eğer Boris'e bu albümle başlayacaksanız maceraya atılmayı göze almalısınız. Tek dinleyişte insanı kendine esir eden albüm detaylarını yakaladıkça orgazmik patlamalara neden oluyor. "Ağır" sesi yaratmanın öncü-deneysel tarafıyla ilgileniyorsanız başucu albümünüz Pink rahatlıkla olabilir.
Boris'i sevenler için diğer kaçırılmayacak albümler ise olmayan bir film için soundtrack olan Sound Track From
The Film "Mabuta No Ura" ve 2005 tarihli "Akuma No Uta".
Salı, Mayıs 23, 2006
King Biscuit Time - Black Gold (2006)
Cumartesi, Mayıs 20, 2006
Cuma, Mayıs 19, 2006
Pazar, Mayıs 14, 2006
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)